İzzet Altınmeşe’den çok anlamlı bir Röportaj
Türk Halk Müziği denilince akla gelen ilk isimlerden, İzzet Altınmeşe şimdi nerede ne yapıyor. Çanakale Ezine Geyikli dalyan köyünde İzzet Altınmeşe ile yaptığımız Röportajda Sanat yaşamında geçen 60 yıllı özetleyerek konuştuk.
RÖPORTAJ: Ferhat Canbey
Türk Halk Müziği denilince akla gelen ilk isimlerden, İzzet Altınmeşe şimdi nerede ne yapıyor. Çanakale Ezine Geyikli dalyan köyünde İzzet Altınmeşe ile yaptığımız Röportajda Sanat yaşamında geçen 60 yıllı özetleyerek konuştuk.
Eskide sanatçı olmak, Şöhreti yakalamak çok zordu diyen İzzet Altınmeşe, “Eskiden ses sanatçısı olabilmeniz için sesinizin bir ahengi, güzel bir rengi olması gerekiyordu. O renk sizde yoksa sanatçı olamıyordunuz. Rahmetli Müzeyyen Senar derdi ki, “Eskiden sanatçılar dinlenmeye gelinirdi. Şimdi seyretmeye geliyorlar.”Önce iyi bir sesiniz sonra o cevheri işleyen bir ustanız olması lazımdı. Şimdi parası ve biraz gücü olan kendine sanatçı diyor”
SARHOŞ DİYE SAHNEDEN İNDİRDİLER
Sahneye ilk çıktığı günü hiç unutamadığını söyleyen İzzet Altınmeşe, “Adana da iken Sadık Abim ve bir arkadaşı bağlama çalardı. Bir araya gelince bana türkü okuturlardı. Adana’da çay bahçesinde bir ekip kurdular. Sahneye çağırdılar beni. Yaşım daha 16. Çok utangaçtım. İki kelimeyi bir araya getiremezdim. Sahneye çıkıp da karşımda rengarenk hanımları, kızları görünce heyecandan ayaklarım birbirine dolaştı. Mikrofonun kablolarına takılıp düşecek gibi yalpaladım. Birinciyi zar zor okudum bitirdim. Ama türkü mü beni okudu ben mi türküyü belli değil. Tam ikinciye başlayacağım zaman sahne müdürü gelip apar topar beni sahneden indirdi.
Heyecandan ayaklarım dolanınca beni sarhoş zannetmişler. “Eyvah!” dedim. “Sanat hayatım başlarken bitti.”Şimdi gülerek anlatıyorum ama çok zoruma gitmişti. Ağlamak istiyorum, ağlayamıyorum. Yüzlerce bunu gibi anılarım var ama sahneye ilk çıktığım günü hiç unatamıyorum.
MAGAZİNLE HİÇ İŞİM OLMADI
Tabi aradan yıllar geçti şöhret olduktan sonra En popüler olduğum zamanlar senin gibi basından Magazinci arkadaşlarım gelip, “Abi seni çok seviyoruz ama bize malzeme ver” derlerdi. Ben nereden bulayım malzemeyi. Neysem oyum. Bir gün hanıma söylediler hatta. “Yenge müsade et de İzzet Abiyi biriyle yakalamış gibi yapalım” diye. O da güldü. “Ben karışmam, siz bilirsiniz” dedi. Ama insanın önce kendisine saygısı olacak. Hiç bunlardan medet ummadım. Belki bugün hala ayakta olmamın, bu kadar sevilmemin nedeni de budur” dedi.
KENDİ HAYATIMI KALEME ALACAĞIM
Okuduğu türkülerin yüzde 75’inin söz ve müziklerinin kendisin ait olduğunu belirten Altınmeş, “Genelde hep kendi derlemelerimi okuyorum. Yıllardır da ‘Zerre’ mahlasıyla şiirler yazarım. Şimdi o şiirleri kitaplaştırmayı düşünüyorum. Becerebilirsem ardından da kendi hayatımı kaleme alacağım. Bir yandan yeni bir albüm için hazırlanıyorum.
BEN EVDE İYİ BİR AİLE REİSİYİM
Şu anda Çanakale de Yaşadığını ve burada Çok mutlu olduğunu ifade eden Altınmeşe, “Allah herkese benim mutluluğum gibi mutluluk nasip etsin. Herkesin keşke benim ailem gibi ailesi olsa. Ben evde iyi bir aile reisiyim. Bence her şey insanın kendi elindedir”dedi.
SAHNEDEYKEN BANA PUSULALAR GELİRDİ
Eskide ben Sahnedeyken bana pusulalar gelirdi. Sahneden İner inmez, “Kardeşim Aliye, Oğlum çabuk beni arabaya at, kaçmamız lazım” derdim. Çünkü elinizi verirseniz kolunuzu alamazsın. İşin bir de o boyutu var. Hatta aşık bile olabilirsin. Her şey olabilir. O bakımdan o riske hiç girmemekte fayda var. İnsan sevgisini bölerse bunun kimseye faydası olmaz. Çok güzel bir yuvam var. Allah herkese benimki gibi bir aile nasip etsin. Neden bunu bozacak bir şeye müsade edeyim ki? Asla etmedim” diyerek sözlerini noktaladı.